Yağma (Gasp) Suçu

GENEL OLARAK YAĞMA SUÇU

Yağma suçu Türk Ceza Kanunu’nun 148. maddesinde düzenlenmiştir. Yağma suçu takibi şikayete tabi olmayan bir suçtur. Bu nedenle de herhangi bir şikayet süresi yoktur.  Şartların sağlanması halinde yağma suçunda etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilecektir. Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasında suç işlendikten sonra fakat dava  açılmadan önce etkin pişmanlıktan faydalanılırsa verilecek ceza 1/2 oranına kadar indirilebilir. Dava açıldıktan sonra ancak hüküm verilmeden önce etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması halinde ise verilecek cezanın 1/3’üne kadarı indirilebilir.  İlgili kanunun 149. Maddesinde daha fazla cezayı gerektiren hallerin bulunduğu nitelikli yağma suçu ve 150. maddesinde ise yağma fiilinin gerçekleşmiş olması durumunda daha az cezayı gerektiren haller düzenlenmiş bulunmaktadır.

BASİT YAĞMA SUÇU (TCK 148/1)

Halk arasında gasp olarak bilinen yağma suçu Ceza Kanunu’nun 148/1 maddesinde ‘’Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden ya da malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak, bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılan kişi, altı yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.’’ belirtilerek tanımlanmıştır. Yağma suçunun konusu tanışabilir mallardır. Taşınmazlar yağmanın konusunu oluşturmamaktadır. Hırsızlık suçu ile benzer olarak yağma suçunda da başkasına ait bir malın alınması söz konusudur. Ancak yağma suçunun oluşabilmesi için hırsızlık suçundan farklı olarak cebir veya tehdit unsurlarının bulunması gereklidir.

SENET YAĞMASI (TCK 148/2)

Ceza Kanunu’nun 148/2 fıkrasında düzenlenen suç tipi senet yağmasıdır. ‘’Cebir veya tehdit kullanılarak mağdurun, kendisini veya başkasını borç altına sokabilecek bir senedi veya var olan bir senedin hükümsüz kaldığını açıklayan bir vesikayı vermeye, böyle bir senedin alınmasına karşı koymamaya, ilerde böyle bir senet haline getirilebilecek bir kağıdı imzalamaya veya var olan bir senedi imha etmeye veya imhasına karşı koymamaya mecbur edilmesi halinde de aynı ceza verilir.’’ Burada yine cebir veya tehdit kullanılarak suçun mağdurunu borç altına sokabilecek, var olan bir senedin artık bir hüküm ifade etmediğini ifade eden bir belge vermeye, gelecek zamanda bir senet haline getirilebilecek kağıdı imzalatmaya mecbur bırakmak tanımlanan senet yağması suçunu oluşturur.

NİTELİKLİ YAĞMA SUÇU (TCK 149)

Nitelikli yağma suçu, 148/1 olarak bahsettiğimiz yine cebir veya tehdit kullanılması suretiyle ancak burada özel bazı durumların olması sebebiyle daha fazla cezayı gerektiren nitelikli durumudur. Bu nitelikli haller Ceza Kanunu’nun 149/1 fıkrasında şu şekilde belirtilmiştir:

Yağma suçunun; (1)

1. a) Silahla,
2. b) Kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle,
3. c) Birden fazla kişi tarafından birlikte,
4. d) (Değişik: 18/6/2014-6545/64 md.) Yol kesmek suretiyle ya da konutta, işyerinde veya bunların eklentilerinde,
5. e) Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı,
6. f) Var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak,
7. g) Suç örgütüne yarar sağlamak maksadıyla,
8. h)Gece vaktinde, İşlenmesi halinde, fail hakkında on yıldan on beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

(2)  Yağma suçunun işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.

Suç işlenirken  yukarıda belirtilen durumların var olması halinde verilecek ceza suçun basit haline kıyasla daha ağır olmaktadır. Aynı olayda birden fazla nitelikli halin varlığı halinde verilecek cezada alt sınırdan uzaklaşılacaktır.

YAĞMA SUÇUNDA DAHA AZ CEZAYI GEREKTİREN HAL (TCK 150 )

Kanun’un 150. Maddesinde yağma suçunun daha az cezayı gerektiren iki ayrı hali düzenlenmiştir:

(1) Kişinin bir hukuki ilişkiye dayanan alacağını tahsil amacıyla tehdit veya cebir kullanması halinde, ancak tehdit veya kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.

(2) Yağma suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek ceza üçte birden yarıya kadar indirilebilir.

1. fıkranın uygulama alanı bulabilmesi için fail ile mağdur arasında madde metninde belirtildiği gibi hukuki bir ilişkiden kaynaklanan alacak olması gereklidir. Burada edimin ifasını isteyebilecek kişi alacaklıdır. Edimin ifasının isteneceği kişi ise borçludur. Belirtmek gerekir ki burada suçun faili alacaklı mağduru ise borçlu olmaktadır.

2. fıkranın uygulama alanı bulabilmesi için suçun konusunu oluşturan malın ekonomik değerinin az olması ve Yargıtay’ın kriterlerine göre de failin daha fazla değeri olan malı alma imkanı varken daha azını alması gerekmektedir. Bu durumda verilecek cezada üçte birden yarısına kadar indirim yapılabilir.